Bölüm 9

Daha Fazla Yıkanma ve Traş Olma

“Yedinci gün saçını, sakalını, kaşlarını ve bedenindeki tüm kılları traş edecek. Giysilerini de yıkayacak ve kendisi de yıkandıktan sonra temiz sayılacak.” (Levililer 14:9)

Tanıklık günleri geçer ve şimdi o yedi günün sonuncusu yaklaşır. Kişinin ne yapması gerekir? Bu özlenen yuvaya girmesi için kendisini uygun kılan kandan daha fazlasına ihtiyacı var mıdır? Hayır, daha önce de görmüş olduğumuz gibi kan yalnızca bir kez döküldü ve yalnızca bir kez kurban sunuldu.

Cüzamlının Yasası
Saçını, sakalını, kaşlarını, bedenindeki bütün kıllarını traş edecek.
Giysilerini yıkayacak ve kendisi de yıkanacak. Levililer 14:9

“Çünkü O, kutsal kılınanları tek bir sunu ile sonsuza dek yetkinliğe erdirmiştir.” İbraniler 10:14. Ama yine de tekrar traş olmaya ve yıkanmaya ihtiyacı vardır. Aşağıda bu dünyada olduğumuz ve Rab ile olmadığımız sürece sürekli olarak yıkanma ve traş olma ihtiyacımız olacaktır. Ve traş olma tanımının, kahin kendisini ilk kez temiz ilan ettikten sonra daha dakik ve özenli yapıldığı dikkatinizi çekti mi? Bu, bize şunu anlatmaktadır: bir imanlı olarak yaşamımıza devam eder ve Rabbimizi daha iyi tanımayı öğrenir iken giderek O’na daha çok benzeyeceğiz ve doğal olarak da dünyaya giderek daha az benzeyeceğiz.

Belki de adamın başındaki saçlar onun doğal zekasını, sakalı ise tecrübesini ve kaşları da gözlem gücünü ima etmektedirler. Zeka, tecrübe ve gözlem, bunların hepsi Mesih2e ve O’nun ölümüne benzemeye gereksinim duyarlar.

Ancak adam yalnızca yeniden traş olmak ile kalmaz ama aynı zamanda giysilerini ve kendi bedenini de tekrar yıkar. Bu konu bize düşünce ve söz ve eylemde su ile sürekli temizlenmenin gerekliliğinden söz eder. Sevgili okuyucu, siz ve ben bu ihtiyaç duyulan yıkanma ve traş olma konusunda daha özenli olabiliriz çünkü yaşadığımız dünyanın her tarafı kirli etkiler ile dolu durumda. Yakında yuvada olacağız, o zaman artık suda yıkanmaktan söz edilmeyecek. Vahiy 4:6 ayetindeki tahtın önünde bulunan “deniz” kristali andıran camdan bir deniz idi. Bu anlatım bize asla kirletilemeyen kesin ve kalıcı bir saflıktan söz eder ve temizlik için kullanılması gerekmez.

Ama bu “yedinci gün” hakkında bir başka derse sahibiz. Kutsal yazılardaki yedinci gün bize, dinlenme günü olan Şabat gününden söz eder. Şu sözleri okuruz:” Altı gün çalışacak, yedinci gün dinleneceksiniz.” Mısır’dan Çıkış 23:12. Ama bu yedinci günün Şabat dinlenmesi temizlenmesi gereken kirlilikler yüzünden ihlal edilir ve dinlenmenin yerini çalışma alır. Şabat gününün dinlenmesinin tadını çıkartmak yerine insanın yasanın öngördüğü traş olma, yıkanma ve giysilerini yıkama gibi işler ile meşgul olduğunu görürüz. Bu durum işitmesini bilen kulağa, günah ve kirliliğin girdiği yerde yedinci gündeki dinlenmenin ihlal edildiğini ve yeni başka bir düzenin getirildiğini söylemez mi?